eylül bir çingenedir. eylül iki eli kara. bir trans
ismi meryem -genellikle yeşilsu’da görünür.
eylül fikri: yirmi ikinci çingene özgür doğacak
yürüdü yolunda ve gitti
yirminci çingene
(nereye dönsem orada kusardı
tükürüğünü rüzgara çevirdiği zaman yağlı bir
ışık sobelenirdi ensemde. kanlı bir hapşırıkla
irkilirdim kumlanırdı yerde kanım ve tek sesle
bağırırdı kuşlarıma: şşşşşş !
sesiyle konuşabilseydim eğer şöyle doygun bir
tavırla perperike söylerdim orta şarkta bir
porsuk yeşillenirdi o vakit kızgın kazağıyla bir
musa sykes-picot yansın diye patlatırdı kendini
bukağındaki sime inanırdım: kahrol amerikan ! kahrol
mendireklere inanırdı. bu yüzden tükürdüğü rüzgar sis taşırdı
suratına -değişirdi inanmanın rengi yüzünde mor gibi dururken
belki de bizi gölge yapan renk. bilmiyordu nedir
tek bildiğim bir ismi vardı bukağının: adını hatırlamıyorumlar ülkesi )
(ölen çocuklar çingene doğarmış -bunu duymuş muydu
bunu öğrendiğimde kaddafi linç edilecekti
hamburg barikatları delinmişti bile
yalandan seviyorum dememiştim hiç.
*çırılçıplak bir zebra buna yaşamak deniyordu
berkin elvan ölümsüz deniyordu
*hem yokuş aşağı bisikletten düşmüş müydü hiç
hem ben çok yanıldım. önce göğüs kafesimi
dişleyen sırtlan yanıldı sloganlar yanıldı grevde
tanışmıştım adı idris o da yanıldı uzun bir bekleyişe.
askerler yanıldı uzun bir süre roket aldı şahmeran’ın kalbi
ağzım düşündüğümden başka bir şey diyordu.
sokakta serseriler yanıldı alüminyum folyo yanıldı
ağzım hala düzelmedi.)
